Kırmızı buğday türküsü İzmir ili Bergama ilçesine ait bir türkümüzdür. Bu türkü -tıpkı Troya’yı işgal eden Akhalar gibi- Batı Anadolu’yu işgal eden Yunanlara karşı verilen Kurtuluş Savaşı sürecinde, yörede önemli katkıları olan Ali Osman Efe adına yakılmıştır.
Kırmızı Buğday Türküsünün Hikayesi
Batı cephesinde Kuva-i Milliye döneminde Yunanlara karşı bugünkü terimiyle gayrinizami harp1 uygulayan Ali Osman Efe ve diğer efeler, Yunan birliklerinin işgalini zorlaştıran ve canını sıkan direnişçilerdendi.
Diğer efelerin yaptığı gibi beklenmedik yerlerde pusular kurarak Yunan birliklerine büyük zayiat verdiren Ali Osman Efe için, tabiri caiz ise belası olduğu Yunan işgal kuvvetleri tarafından 300.000 drahmi ödül konulmuştur.
Bölgede sürekli yer değiştiren Ali Osman Efe ve efeleri bir gün İzmir’in Bergama İlçesi’ndeki Bölcek köyüne gitmiştir. Yunan işgal kuvvetlerine yakın olan bu bölgede yer alan bu köye, Yunan birlikleri daha önce gelmiştir ancak Ali Osman Efe ve diğer efeler bunu bilmemektedir. Köyün camisinin minaresinde gözlem yapmak için bulunan Yunan askerinin uyarısı ile Giritli olduğu bilinen Sarı Yüzbaşı komutasındaki Yunan kuvvetlerince efelere ateş açılmış ve o ilk ateşte Ali Osman Efe vurulmuştur.
Yaşanan karşılıklı çatışmada bazı efeler şehit olmuş, beklemedikleri şekilde ateş altında kalan efeler vuruşarak geri çekilmeye çalışmıştır. Başına ödül koydukları Ali Osman Efe’yi yakalamak için takip eden Sarı Yüzbaşı ve askerleri, kan izlerini takip ederek ekinler arasında yatan Ali Osman Efe’yi bulmuştur. Yaralı bir şekilde zor durumda yakalanan Ali Osman Efe, Sarı Yüzbaşı ve üç Yunan askerini de öldürdükten sonra, kendini bir şekilde yola atmış ve bu çatışmadan sağ kurtulabilmiştir.
Kırmızı Buğday Türküsü’ne adını veren olay ise Ali Osman Efe’nin kanları ile kırmızıya bulanan buğdaylar nedeniyledir. Kırmızıya bulanmış olan buğdaylar tohumluk olarak toplanmış ve bölgeye dikilmiştir.
Rivayet edilir ki o kana bulanmış ve dikilen buğdaylarla yapılan çok daha bereketli olmuştur.
Ve de buğdayların renkleri efelerin kanları gibi kırmızıymış.
Kırmızı Buğday Türküsünün Sözleri
Aynı ada ve hikayeye sahip bir zeybek oyunun da olduğu kırmızı buğday türküsü, Ali Osman Efe’nin kahramanlığı ile onun için Göçbeyli taraflarında kaynağı ne yazık ki bilinmeyen kişi ya da kişiler tarafından bir türkü yakılmıştır.
Türkünün bestesi ise Ayas Köyü’nün İmamı olan Ali Bey tarafından da yapılmıştır. Türkünün ilk hali bugün bilinen halinden biraz daha farklıdır.
Kırmızı buğday ayrılmıyor hadülen kanından,
Can bulaşmış Ali Osman Efe’ nin hadülen canından,
Kurşun girmiş Efemizin hadülen dört bir yanından,
Yürü serbest yürü beyaz Aşem örme saçlar sürünsün.
Açıver ak gerdanını Aşem hadülen sinen görünsün.
Göçbeyli altında selamet geçtim hadülen sağ geçtim.
Sarıcalar deresinde pusuya düşüp kendimden geçtim.
Aklımı zor topladım hadülen Cingeye dar kaçtım.
Yeğitler yeğidi Ali Osman Efem yerde yatıyor.
Heybesinde buğdaylar hadülen kanıyla yatıyor.
Kırmızı buğday ayrılmıyor hadülen aman saçımdan.
Mevlam bana versin beyaz Aşem güzellerin gencinden.
Kim ayrılmışki hadülen ben ayrılem Aşem eşimden.
Serbest yürü Beyaz Aşem örme saçları sürünsün
Aç beyaz gerdanı da Aşem hadülen sinen görünsün.
Zaman içinde geçirdiği değişim ile birlikte kırmızı buğday türküsü şu hali almıştır:
Kırmızı buğday ayrılmıyor sezinden,
Mevlam Mevlam versin güzellerin gencinden,
Kim ayrılmış ben ayrılam eşimden,
Yörü yörü dilber salma saçın sürünsün.
Açıver açıver cepkenini elmas gerdan görünsün.
Açıver açıver cepkenini elmas gerdan görünsün.
Yol üstüne kurakoymuş ilyeni,
Ben istemem mavi şalvar giyeni,
Ben isterim setre pantol giyeni,
Yörü yörü dilber salma saçın sürünsün.
Açıver açıver cepkenini elmas gerdan görünsün.
Açıver açıver cepkenini elmas gerdan görünsün.
Yazı Notları
İlk Yayın Tarihi, 21/06/2023
Toggl Ölçümüne Göre,
Çalışılan Gün, 3 gün
Çalışma Süresi, 1 saat 44 dakika
Elinize sağlık güzel bir yazı olmuş. Yeni bilgiler öğrenmek mutluluk veriyor.
👏👏👏
Çok teşekkürler. 🙂