Almanya’nın Bavyera eyaletinin Münih’e şehrine gerçekleştirdiğim ve paylaştığım Münih Şehri Gözlemleri dışında, Münih’e seyahat ederken yararlı olabileceğini düşündüğüm hususlar mevcut. Deneyim paylaşımı adına, gelin bakalım süzgecimize takılanlara…
Pasaport denetiminde muhatap olduğum sorular, olağan “Ne için geldiniz?” ve “Nerede kalacaksınız?” şeklinde olduğu kadar, yeşil pasaport sahibi olmam nedeniyle “Bu pasaportu nereden aldınız?” gibi soruları da içeriyordu. Bununla birlikte pasaport denetimininde çok da oyaladıklarını söyleyemem.
Şehirde birkaç çeşit ulaşım altyapısı mevcut ve bunlardan birisi de S-Bahn. Havalimanından şehre ulaşmanın en kolay yolu S-Bahn’ın kırmızı köşklerinden bilet alıp, istediğiniz istikamete doğru gitmek olacaktır. Bununla birlikte S-Bahn’dan şehir istikametine doğru tek gidiş fiyatının 11,60 avro olduğunu da söylemem gerekir. Unutmadan… S-Bahn köşklerinde dil seçenekleri arasında Türkçe de mevcut, kredi kartı ile ödeme imkanı da…
Raylı sistemlerde trenlerde elektronik göstergelerde sonraki durak bilgilendirmeleri mevcut. Buna ek olarak bir sonraki durakta inişin vagonun sağından mı solundan mı olacağını da sesli olarak duyuruluyor.
Havaalanında, güvenlik alanlarına geçmeden Edeka ve Müller marketler ve McDonalds var. Bizim ülkemizdeki durumun aksine de, bu işletmelerdeki fiyatlar havaalanına özel yüksek seviyelerde değil, şehirdeki diğer şubelerle aynı seviyelerde.
Uçaklara binmeden önceki güvenli alana girişlerdeki arama ve inceleme Türkiye’deki havaalanlarına kıyasla çok daha sıkı. Birçok kişinin bavulu ve çantası ayrıntılı bir şekilde inceleniyor. Bu arada, dönerken Bavyera’nın meşhur lezzeti obatza’dan almayın güvenlikten geçmiyor. 🙈
Şehir düz bir coğrafyada kurulmuş denilebilir. Bu nedenle bisiklet ve elektrikli scooter gibi araç kiralama hizmeti veren Uber Jump, Lime, Tier, Circ, Voi gibi birçok şirket mevcut. Kullanım ücreti çok ucuz olmasa da, ah bu yüksek Avro/TL kurunun gözü kör olsun, yorulunca ulaşımı sağlamak için kiralanabilir. Bu araçları, şehrin hemen her yerinde sağda, solda mevcut olduğunu görebilirsiniz.
Bazı güzergahlarda toplu taşımayı tercih etmek, bazı güzergahlarda da bu elektrikli scooter veya bisikleti kullanmak daha uygun olabilir. Bunun için geziyi daha önceden tasarlamak akıllıca olduğu kadar, daha verimli bir gezi yapmanızı sağlayabilir.
Şehirde şebeke suyu içiliyor. Yüksek fiyattan şişe su almak yerine, yanınıza bir su şişesi alabilir, gördüğünüz yerlerde doldurabiliriz. Korkmayın, şehirde yeterince çeşme var. Hatta Marianplatz gibi şehrin en turistik yerlerinde bile çeşme bulunuyor.
Özellikle seyahati çoluk çocuk yapıyorsanız, İngiliz Bahçesi’nde dikkatli olmakta fayda var. Zira anadan üryan dolaşan kişilere -bizim denk geldiğimiz erkekti- şahit olabilirsiniz. Dikkat etmek lazım. 🙈
Şehirde oluşmuş olan bu güzel bitki örtüsünün sonbahardaki enfes haline şahit olmak, bu müthiş renk cümbüşünü görmek için kesinlikle sonbaharda ziyaret edilmeli.
Benim deneyimlerim ve Münih’e seyahat ederken dikkat edilmesi gerektiğini düşündüğüm noktalar bu şekilde.
Katıldığınız veya katılamdığınız bir nokta var mı? Ya da sizlerin bu kapsamda deneyimleri varsa duyabilir miyiz? 🙂
