Hep söylerim, birer birey olarak her birimizin farklı farklı kimlikleri vardır, anne/baba, kardeş, çalışan, arkadaş, koşucu, aşçı, kitapsever… Birçok venn şemasının oluşturduğu kümeler bütünüdür hayatlarımız, bizler de o tüm venn şemalarının kesişimindeyizdir. İşte bu şekilde, bendenizin venn şemalarından yani kimliklerinden birisi Mide Mühedisi ise, bir diğeri de SosyalAnneBaba. Bu nedenle Mide Mühendisi tarafımın yıllık değerlendirmesini yaptığımız gibi SosyalAnneBaba tarafımın 2024 yılı değerlenmesi de –2020, 2021, 2022, 2023 değerlendirmeleri gibi- sizlerin huzurunda…
Neden Her Yıl Kendimi Muhasebeye Çekiyorum?
Geleneksel olarak her yıl kendimi ve geride bıraktığım yılda neler yaptıklarımı değerlendiriyorum. Bunun da birkaç nedeni var.
Öncelikle böyle bir özdeğerlendirme süreci sonunda, geride bıraktığım yılı gerçekten kafamda algıladığım gibi geçirip geçirmediğimi tespit etmek istiyorum. Zira geçmişte kötü geçirdiğimi sandığım yılları esasında iyi geçirmiş olduğumu farkettiğim oldu, ya da tam anlamıyla tersinin söz konusu olduğu… Bir başka deyişle yılın sonunda, geriye dönüp baktığınızda yıla ilişkin olarak tam anlamıyla doğru bir fikre sahip olunamayabiliyor çünkü geride kalan yılın tüm ayrıntıları -doğal olarak- ha deyince hafızada toplan(a)mıyor.
İkinci mevzu da, bir sonraki yıl ne yapılacağının belirlenmesi yani Yeni Yıl ve Yeni Hedefler konusu… Geride kalan yılın iyi bir değerlendirilmesi yapıldığında, bir sonraki yıl güzel alışkanlıkları devam ettirebilmek ve yapılamayanları yapmak için, konuyu önce tespit, sonra karar, ardından da eylem safhasına taşımak mümkün olabiliyor. Bunun için de söz konusu “ben bu yıl şunu yapayım” denilen kararı, bir sonraki yıl için de verip vermeyeceğimiz üzerinde bir tekrar düşünmek gerekli oluyor.
Son gerekçem de, kişi olarak kendime dair tarihe bir not bırakmak… Uzun süredir bu tür özdeğerlendirmeler yaptığım için tespit ettim ki, bu tür değerlendirmeler; geride kalan yıllarda,
* İnsanın kendisinden bağımsız olarak, geçmişte ne/nasıl düşündüğünü görmesi,
* Sürece hangi noktada başladığını tespit edebilmesi,
* Bulunduğu noktanın ne kadar ileri olup olmadığın değerlendirmesi,
açısından oldukça yararlı oluyor. Ve bu anlamda, yapılan özdeğerlendirme kişiye, geçmişteki kendisine bir yolculuk imkanı sunuyor.
Ayrıntılı bir şekilde özdeğerlendirme yapmanın gerekliliğine dair görüşlerimi paylaştığıma göre, artık Mide Mühendisi 2024 Yılı Değerlendirmesi’ne ve SosyalAnneBaba 2024 Yılı Değerlendirmesine geçebiliriz. (:
Önce Blog!
Eski okurlardan birisiyseniz mutlaka biliyorsunuzdu, değilseniz de bu satılardan sonra öğrenmiş olacaksınız. Mide Mühendisi Blog’u tekrar, SosyalAnneBaba Blog’u ise ilk kez kurduğum 2019 yılının ilk haftasından başlayarak, 2020 ve 2021 yılının tamamında, her hafta her iki blogda her perşembe saat 10.00’da nitelikli içerikler paylaşmıştım. Daha sonra Lezzetli Hikayeler üzerine daha fazla çalışmak için, 2022 yılından itibaren başlayarak da, bloglarımda ayda bir içerik paylaşmaya karar vermiştim.
Bu kararı aldıktan sonraki yıllara baktığımda 2022 yılında 4 yazı, 2023 yılında 5 yazı yazmışım. 2024 yılında ise,
- Ocak ayında, 2023’te En Çok İlgi Çeken 15 Yazı,
- Şubat ayında, 2023’te Okuduğum Kitaplar,
- Haziran ayında, Kaya Koruğu Bitkisi,
- Aralık ayında, 2024 Yılı Değerlendirmesi,
üzerine yazılar yayınlamışım. Bu anlamda ayda bir olarak belirlemiş olduğum yazı yazma hedefimi, 12/12 olarak değil 4/12 olarak sonlandırmış oluyorum.
Kitaplar…
Önce tam istediğim seviyede performans gösteremediğim hedeflerimi arka arkaya masaya yatırmak, bir sonraki konu olarak kitap konusunda değinmek istiyorum.
Geçmiş yıllık özdeğerlendirmelerime baktığımda,
- 2018’de 12 kitap okumayı hedefleyip 6 kitap okumuş,
- 2019’da 12 kitap okumayı hedefleyip 14 kitap okumuş,
- 2020’de 18 kitap okumayı hedefleyip 25 kitap okumuş,
- 2021’de 12 kitap okumayı hedefleyip 6 kitap okumuş,
- 2022’de 12 kitap okumayı hedefleyip 6 kitap okumuş,
- 2023’te 12 kitap okumayı hedefleyip 9 kitap okumuş,
- 2024’te ise yine 12 kitap okumayı hedefleyip sadece 4 kitap,
okuyabilmişim. Bu kitaplar da,
📖 Türk Kahvesi Atlası,
📖 Şekerin Tarihi,
📖 Kahvenin Hikayesi,
📖 Tarihimizde Garip Vakalar,
şeklinde.
Sosyal medyada içerik üreticisi olunca -ilgili platform ile haşır neşir olmak nedeniyle- bir tüketici de olmak kaçınılmaz oluyor. Yoğun gündelik hayatlar içerisinde olan günümüz insanının da bu kapsamda maruz kaldığı (çöp) bilgi bombardımanı nedeniyle, çöp değil yararlı da olsa yeni bilgi talebi tükenmişlik nedeniyle ortadan kalkıyor. Bu durumdan benim de kaçamıyor olmam nedeniyle sosyal medyada zaman harcamalarım konusunda radikal kararlar almış durumdayım. Ve bu manada beynimin bu anlamdaki tükenmişliğini ortadan kaldırarak, kitaplarıma tekrar daha geniş bir alan açmak gayesindeyim. Bu kapsamda 2025 yılının ilk iki gün doğrudan kitap okumaya girişmiş ve Erman Ertuğrul’un yazmış olduğu Arkeofili kitabına başlamış durumdayım.
Ek olarak söylemem gerekir ki, okuduğum kitap sayısının 4’te kalmasının nedenlerinden birisi de, hep kendime söylediğim ve hatta üzerine yazı yazdığım, “Çok Kitap Okumak İçin Doğru Kitabı Seçmek” ilkesine dikkat etmediğim için söz konusu oldu. 20.01.2024 tarihinde okumaya başladığım Şekerin Tarihi adlı kitabı, kötü çeviri dili, bendenize göre gereksiz olan dehşet ayrıntı seviyesi ve benden alıp götürdüğü okuma arzusu nedeniyle 10.08.2024 tarihinde ancak bitirdim. Başladığı işi bırakmaktan hiç hazzetmeyen birisi olarak sadece bir kitabı 7 ayda okuyunca da, 2024 yılında 12 kitap okuma hedefi kaçınılmaz olarak 4 kitapta kaldı.
Buradan da anlaşılabileceği üzere Çok Kitap Okumak İçin Doğru Kitabı Seçmek çok ama çok önemli! 2025’te aynı hataya düşmemeyi diliyorum.
Seyahat ve Kültür…
2019 yılında patlak veren salgının etkilerinden birisi de, görece az seyahat etmekti. ancak yıllar ilerledikçe, yeniden salgın öncesine doğru yaklaştığımız söylenebilir. Yine de eskiden olduğu ölçekte olmasa da, bu yıl da çeşitli seyahatler gerçekleştirdik ve sırasıyla,
- Eskişehir,
- Bursa,
- Uşak (çok defa),
- Amasra,
- Safranbolu,
- Kula,
- Denizli,
- Fethiye,
- Kaş,
- Alanya,
seyahatleri gerçekleştirdik.
Bu seyahatlerimiz dahilinde ve haricinde,
- Bursa Kent Müzesi,
- Uşak Müzesi,
- Denizli Kent Müzesi,
- MTA Tabiat Tarihi Müzesi (bir daha, yeni ve yeniden),
- Anadolu Medeniyetleri Müzesi (defaatle, bıkmadan, her fırsatta),
- Alanya Müzesi,
- Hierapolis Antik Kenti,
- Ulubey Kanyonu (yeniden),
- Tripolis Antik Kenti,
- UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiş olan Safranbolu,
- UNESCO Kula – Salihli Jeoparkı,
ziyaret ettiğimiz doğa ve kültür noktaları oldu. Bu ziyaretler kapsamında, her ay en az bir müze ya da ören yerini ziyaret etme hedefimizi 7/12 olarak gerçekleştirmiş olduk.
Sosyal Etkinlik
Devlet Modern Dans Topluluğu’nun içinde olduğu çok sayıda konser, halkoyunu içeren etkinliğinin ve TEKSANDER’in birçok konseri dışında,
- Azerbaycan’ın Muğam musikisinin dünyaca ünlü icracılarından Alim Kasımov (Alim Qasimov) ve Fergana Kasımova (Fərqanə Qasımova) konserine,
- Önder Baloğlu ve Les Essences’in (ayrıntılarını Mide Mühendisi 2024 Değerlendirmesi’nde bulabileceğiniz) çok keyif aldığımız Kahvenin Avrupa Yolculuğu konserine,
- Kazakistan’ın en tanınmış çellistlerinden Bagjan Oktyabr’ın aşina olduğumuz bir çok ezgiyi dinlediğimiz Ruh Terapisi adlı konserine,
katıldık.
Bu anlamda, 2024’ün kültürel etkinlikler anlamında da oldukça verimli geçtiğini söylemek yanlış olmayacaktır.
Sağlıklı Yaşam
Daha sağlıklı bir yaşam sahibi olmak için son yıllarda ciddi gayret gösteren birisi olarak, 2024’ü -2023 yılında olduğu gibi- gayet iyi geçirdiğimi söyleyebilirim.
2024 yılında da bilinçli olarak, çoğunlukla kaotik şekilde ya tek öğün ya iki öğün beslenmeyi tercih ederek aralıklı oruç temelli beslenmeye devam ettim. Bu sayede de geçtiğimiz yıllarda yaptığım gibi, açlık ile sık sık haşır neşir olarak daha sağlıklı hale geldim. Bu genel yaklaşım dışında, 2024 yılında, sık sık 16-18 saat açlığın yanı sıra, her ay 2 kez 24 saatlik açlık ve her ay 1 kez 48 saatlik açlık içinde bulunmayı hedefledim.
2024 yılında 24 saatlik açlık için gerçekleşme,
✔️ Ocak, 8-9 Ocak, 11-12 Ocak
✔️ Şubat, 11-13 Şubat, 15-16 Şubat
✔️ Mart, 18-19 Mart, 19-20 Mart
❌ Nisan, 15-16 Nisan
❌ Mayıs, Yapamadım
✔️ Haziran, 4-5 Haziran, 10-11 Haziran
✔️ Temmuz, 2-3 Temmuz, 8-9 Temmuz, 11-12 Temmuz, 16-17 Temmuz
✔️ Ağustos, 1-2 Ağustos, 5-6 Ağustos
✔️ Eylül, 17-18 Eylül, 18-19 Eylül,
✔️ Ekim, 8-9 Ekim, 23-24 Ekim
❌ Kasım, Yapamadım
❌ Aralık, Yapamadım
şeklinde, 48 saatlik açlık için gerçekleşme ise
❌ Ocak, Yapamadım
✔️ Şubat, 7 Şubat – 9 Şubat
✔️ Mart, 26 Mart – 28 Mart
❌ Nisan, Yapamadım
❌ Mayıs, Yapamadım
✔️ Haziran, 11 Haziran – 13 Haziran
❌ Temmuz, Yapamadım
✔️ Ağustos, 6 Ağustos – 8 Ağustos
✔️ Eylül, 26 Eylül – 28 Eylül
❌ Ekim, Yapamadım
❌ Kasım, Yapamadım
❌ Aralık, Yapamadım
şeklinde oldu. En uzun açlık sürem ise 7 Şubat 2024 12.12 – 9 Şubat 2024 12.14 arasındaki 48 saat 2 dakikalık açlığım oldu.
Tüm bu verilerden görülebileceği üzere 24 saatlik açlık hedefini 8/12, 48 saatlik açlık hedefini ise 5/12 olarak gerçekleştirmişim.
Açlık dışında, beslenme tarafında da Netflix’de izlediğim Sağlığınızın Kontrolü Sizde: Bağırsaklarınızda Saklı Sırlar adlı yapımda “Sağlıklı bir bağırsak florasına sahip olmak için haftada 20-30 farklı sebze ve meyve yemeniz gerekli.” bilgisinden hareketle, yediğim sebzelerin kaydını tutmaya karar verdim. Meyvelerin demedim farkındaysanız, zira meyve yeme alışkanlığım çocukluğumdan beri pek yoktur. Yine de, kardiyovasküler sistemi desteklemek ve antioksidan alımını arttırmak adına, ara ara mor renkli meyveleri tüketmeye çalıştım ve çalışıyorum.
Sonuç itibariyle 2024 yılında, toplamda haftada ortalama 40 adet sebze ve meyve tüketirken, tekil ve farklı sebze ve meyve türü olarak da haftada ortalama 24 adet rakamına erişmişim. Bu kayıtları tutmaya başladığım ilk 5 haftada haftada ortalama 30 adet ve haftada ortalama 20 tekil sebze ve meyve tükettiğimi göz önüne alırsam, böyle bir takip yapmanın daha fazla sayıda ve türde sebze ile meyve yemeye teşvik ettiği açık. Üstelik böyle bir takipte bulunmadan önceki verilerin kuvvetle muhtemel bu değerlerden de az olacağını düşündüğümde, gerçek yarar çok daha fazla…
![](https://sosyalannebaba.com/wp-content/uploads/2025/01/2024-yili-sebze-meyve-tuketimi.png)
Son Söz Yerine…
Takvimdeki yapraklar bir bir koptu ve 2024 yılını da geçmişe yolcu etmiş durumdayız. Her ne kadar 2024 hayallerimdeki ölçüde kusursuz geçmemiş olsa da, ciddi ölçekte kazanımlarımın olduğunu -bu satırları yazarken tekrar- görüyorum. Bu nedenle kazandığım iyi alışkanlıkları devam ettirmek, eksik yaptıklarımı tamamlamak, mümkünse yeni ve güzel ilave adımlar atmak, bu yazdıklarımın sizlere kendiniz için daha güzel kararlar almanıza vesile olması dileğiyle, 2024 Yılı Değerlendirmesi paylaşımımı sonlandırıyorum.
Sürekli ben konuştum (yazdım), biraz da sizleri dinlemek (okumak) isterim. Sizler için 2024 yılı nasıl geçti? Geride kalan yıla dair bir değerlendirme yaptınız mı? (B)Yeni Yılda Yeni Hedefler belirlediniz mi?
Sizlerden de bu konuda sözler duymak isterim… 🙂
Yazı Notları
İlk Yayın Tarihi, 31/12/2024
Toggl Ölçümüne Göre,
Çalışılan Gün, 3 gün
Çalışma Süresi, 3 saat 55 dakika